-
1 soğuk algınlığı
Erkältung f -
2 soğuk
2. subst Kälte f, kalte(s) Wetter;soğuk algınlığı Erkältung f;soğuk almak sich erkälten;soğuk büfe kalte(s) Buffet;-e soğuk bakmak sich gleichgültig ( oder ablehnend) verhalten gegenüber;soğuk çıkmak v/unp Wetter kalt werden;soğuk füzyon PHYS kalte Fusion;soğuk nevale kaltschnäuzig;Soğuk Savaş der Kalte Krieg -
3 soğuklama
См. также в других словарях:
soğuk algınlığı — is., tıp Nezle, anjin, bronşit gibi üşütmeden ileri gelen rahatsızlık Hafif bir soğuk algınlığı sebebiyle dışarı çıkmamaya, oteldeki odamda çalışmaya karar verdim. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
soğuk — sf., ğu 1) Isısı düşük olan, sıcak karşıtı Bu el soğuktu ve titriyordu. P. Safa 2) Üşütecek derecede ısısı olan Güneşli, soğuk bir gündü. S. F. Abasıyanık 3) is. Isının üşütecek kadar az veya düşük olması durumu Karın soğuğu başka bir tür… … Çağatay Osmanlı Sözlük
soğuklama — is. Üşüterek hastalanma, soğuk algınlığı … Çağatay Osmanlı Sözlük